top of page

Her Günü Dolu Dolu Bir Londra Seyahati

🗓️ 4 gün

📍27 durak

💰 Pahalı

🌎 Şehir Keşfi

☁️ Her mevsim ziyaret edilebilir

👣 Yaklaşık 16.000 adım

 

Londra, tarihi ve modern unsurları başarıyla bir arada barındıran dinamik bir şehir olarak, ziyaretçilerine daima unutulmaz deneyimler sunar. Bu rota, Londra’nın en ikonik yerlerinden bazılarını kapsıyor ve şehrin kültürel zenginliklerini yakından tanıma fırsatı veriyor. Rotamızın ilk durağı olan London Eye, Thames Nehri üzerinde muhteşem şehir manzaraları sunarken, Trafalgar Square’in tarih ve hareketlilikle dolu atmosferiyle şehrin kalbine dokunacaksınız. Buradan The National Gallery’e geçerek, dünyaca ünlü sanat eserlerini keşfetme şansı bulacaksınız. Rotamızın son durağı olan Leicester Square ise, canlı sokak performansları ve çeşitli eğlence seçenekleriyle ziyaretçilere enerji dolu anlar yaşatıyor. Bu rota, Londra’nın hem görsel hem de kültürel açıdan en çarpıcı yönlerini deneyimlemenizi sağlayacak.


🚗 1.gün - 6 durak


1.British Müzesi


The British Museum, Londra'nın en prestijli ve dünyada en çok tanınan müzelerinden biridir. Geniş ve değerli koleksiyonlarıyla, farklı medeniyetlerden ve tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan bir zenginlik sunar. Müze, Mısır hiyerogliflerinden, Yunan heykellerine, Asya sanat eserlerine kadar uluslararası öneme sahip pek çok tarihi ve kültürel eseri barındırır. Müze içerisindeki sergiler o kadar geniş ve detaylıdır ki, ziyaretçiler saatlerce dolaşabilir ve dünya tarihine bir yolculuk yapabilir. Ancak, genellikle çocuklar için bu kadar geniş ve detaylı bilgileri kapsayan müzeler az ilgi çekici olabilir. Bu nedenle, eğer ailece ziyaret ediyorsanız, müzenin çocuklar için özel olarak tasarlanmış etkinlikleri veya interaktif sergilerini tercih etmek daha uygun olabilir. The British Museum'un girişi ücretsizdir, ancak bazı özel sergiler için bilet almanız gerekebilir. Müzenin lokasyonu Londra'nın merkezinde olduğu için ulaşım oldukça kolaydır ve Londra'yı ziyaret eden hemen herkesin kolayca uğrayabileceği bir konumdadır. Dünya çapında bir kültürel mirası keşfetmek isteyen herkes için The British Museum, zengin koleksiyonları ve olağanüstü sergileri ile mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Bu büyüleyici müze, hem bilgi birikiminizi artıracak hem de farklı kültürler hakkında derinlemesine bir anlayış kazandıracak bir deneyim sunar.


2.Leicester Meydanı


Leicester Square, Londra'nın en canlı ve hareketli meydanlarından biri olarak bilinir ve şehrin eğlence ve kültür hayatının kalbinde yer alır. Bu meydan, birçok tiyatro, sinema, restoran ve kafe ile çevrili olup, hem yerel halkın hem de turistlerin uğrak noktasıdır. Özellikle film prömiyerlerinin ve kırmızı halı etkinliklerinin sıklıkla düzenlendiği yer olarak ün kazanmıştır. Leicester Square'in dinamik atmosferi, ziyaretçilere Londra'nın canlı kültürünü yakından deneyimleme fırsatı sunar. Meydanda düzenlenen sanatsal performanslar, sokak sanatçılarının gösterileri ve çeşitli festival aktiviteleri, burayı özellikle sanat ve eğlence ile ilgilenenler için ideal bir destinasyon haline getirir. Ayrıca, bilet veya giriş ücreti gerektirmeden meydanda dolaşabilir ve çeşitli etkinlikleri izleyebilirsiniz. Ancak, Leicester Square'in popülerliği nedeniyle özellikle akşam saatlerinde ve hafta sonları oldukça kalabalık olabilir. Bu nedenle, daha sakin bir deneyim arayan ziyaretçiler için hafta içi günlerde sabah veya öğle saatlerini tercih etmek daha uygun olabilir. Yine de, Leicester Square'in enerjisi ve sunduğu eğlence olanakları, Londra'nın bu özel köşesini keşfetmek için harika bir neden sunar ve şehri ziyaret eden herkes için kaçırılmaması gereken bir durak olarak öne çıkar.


3.Ulusal Galeri


The National Gallery, Londra'nın en prestijli sanat müzelerinden biri olarak, Trafalgar Square'in göbeğinde yer alır ve dünyanın dört bir yanından sanatseverleri ağırlar. Müze, Avrupa resim sanatının 13. yüzyıldan 20. yüzyıla kadar uzanan geniş bir koleksiyona ev sahipliği yapar ve bu koleksiyon, Van Gogh'dan Leonardo da Vinci'ye kadar birçok ünlü sanatçının eserlerini içerir. Müzenin geniş sergi alanı, ziyaretçilere saatler sürecek keşifler sunar. Tüm koleksiyonları detaylıca incelemek isteyen ziyaretçiler için bir gün bile yeterli olmayabilir. Ancak, müzenin düzenlediği özel turlar veya belirli eserlere odaklanarak yapılan kısa ziyaretler, zamanı kısıtlı olanlar için ideal olabilir. Ayrıca, The National Gallery'ye giriş ücretsizdir, bu da sanatı herkes için erişilebilir kılar ve Londra'daki en değerli kültürel deneyimlerden birini sunar. Müze, Londra'nın merkezinde yer aldığı için ulaşım açısından da oldukça elverişlidir. Metro, otobüs ve diğer toplu taşıma seçenekleriyle kolaylıkla ulaşılabilir. Bu da, şehirdeki diğer turistik yerlere veya çevredeki yeme içme ve alışveriş mekanlarına geçiş yapmak isteyenler için büyük bir kolaylık sağlar. The National Gallery, sanatın klasik ve modern örneklerini keşfetmek isteyen herkes için Londra'da ziyaret edilmesi gereken önemli bir duraktır.



🚗 2.gün - 7 durak


1.Buckingham Sarayı


Buckingham Palace, Londra'nın ve hatta dünya çapında en ünlü kraliyet ikonlarından biri olarak kabul edilen, ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. İngiltere Kraliyet Ailesi'nin ana ikametgâhı olan bu büyüleyici saray, muazzam mimarisi ve tarihi ile ziyaretçilerine kraliyet hayatının şatafatını ve inceliklerini gösterme fırsatı sunar. Saray, zaman zaman halka açık bölümleriyle, zengin dekore edilmiş salonları, muhteşem sanat eserleri ve eşsiz mobilyaları ile göz kamaştırır. Özellikle yaz aylarında, Kraliyet Ailesi'nin şehir dışında olduğu zamanlarda sarayın State Rooms adı verilen bazı özel bölümleri genel ziyarete açılmaktadır. Bu oda turu, sarayın ihtişamını ve tarihi önemini daha yakından anlamanızı sağlar. Ayrıca, Buckingham Palace'ta her gün gerçekleştirilen Değişim Töreni, birçok turistin ilgisini çeken ve kaçırılmaması gereken bir diğer etkinliktir. İngiliz disiplinini ve törensel geleneklerini yansıtan bu tören, saray ziyaretinizin olmazsa olmaz parçalarından biridir. Hem tarih meraklıları için hem de klasik bir Londra deneyimi arayanlar için Buckingham Palace, başkentin sunduğu en önemli noktalardan biridir. Londra'yı ziyaret etmek ve bu tarihi ve kültürel mirasın bir parçasını deneyimlemek için mükemmel bir fırsat sunar.


2.Westminster Abbey


Westminster Abbey, Londra'nın en meşhur ve tarihi anlamda önemli dini yapılarından biridir. Bu Gotik kilise, İngiltere kral ve kraliçelerinin taç giyme törenlerine, sayısız kraliyet düğününe ve öneli devlet törenlerine ev sahipliği yapmış olup, İngiltere tarihinin canlı bir sembolü olarak kabul edilir. Kilisenin mimari güzelliği ve burada yatan tarihi figürlerin mezarları, ziyaretçiler için etkileyici bir deneyim sunar. Westminster Abbey ziyaretinizde, giriş bileti fiyatına dahil olan bir audio guide edinmeniz mümkündür. Bu rehber, kilisenin zengin tarihini ve burada bulunan sanat eserleriyle ilgili detaylı bilgiler sağlayarak, gezinizi daha da anlamlı ve bilgilendirici hale getirir. Audio guide'ın sunduğu bilgiler sayesinde, bu görkemli yerin hikayesine derinlemesine dalabilirsiniz. Aynı zamanda, özellikle turist sezonunda yoğunluğu göz önünde bulundurarak, kiliseyi ziyaret etmek için önceden timed ticket almanız tavsiye edilir. Bu sayede uzun kuyruklarda beklemekten kaçınabilir ve zamanınızı daha verimli şekilde kullanabilirsiniz. Westminster Abbey, hem mimari hem de tarihi açıdan olağanüstü bir yer olup, Londra ziyaretinizde mutlaka görülmesi gereken yerlerin başında gelir. Bu eşsiz yapı, hem görsel hem de tarihi bir zenginlik sunarak, ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatır.


3.Westminster Sarayı


Palace of Westminster, dünya çapında tanınan bir ikon ve İngiliz politikasının merkezi olarak bilinir. Aynı zamanda İngiltere'nin en önemli tarihi yapılarından biri olan bu saray, Gotik Revival mimarisiyle ziyaretçilerini adeta büyüler. İngiliz Parlamentosu'nun evi olan bu görkemli yapı, nehir kenarında yer almasıyla da dikkat çeker ve Thames Nehri üzerinden alınan fotoğraflarla görsel bir şölen sunar. Palace of Westminster'in dış cephesi, detaylı taş işçilikleri ve zarif kuleleri ile ünlüdür. İç mekanları ise politika, tarih ve sanatın kusursuz bir birleşimini sunar. Commons ve Lords kameralarını içeren saray, aynı zamanda sayısız fresk, heykel ve diğer sanat eserleri ile doludur. Ziyaretçiler, rehberli turlarla bu muhteşem salonları keşfedebilir ve İngiliz demokrasisinin nasıl işlediğine dair derinlemesine bir bakış elde edebilir. Saray, sadece politik bir merkez değil, aynı zamanda mimari ve sanatsal bir başyapıt olarak da önem taşır. Ziyaretçiler sık sık, binanın büyüleyici sanat detayları ve mimari zenginliği karşısında hayranlık duyarlar. Bu yönüyle, Palace of Westminster, tarih meraklıları, sanatseverler ve mimari tutkunları için Londra'da mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri olarak öne çıkar. Her yıl dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçiler, bu tarihi mekanın zarafetini ve politik önemini keşfetmek için burayı ziyaret ederler.



🚗 3.gün - 5 durak


1.Kensington Sarayı


Kensington Palace, Londra'nın tarihine ışık tutan ve kraliyet yaşamını yakından gözlemleme fırsatı sunan zarif bir saraydır. Bu görkemli yapı, tarihi ve mimarisiyle olduğu kadar, içerisinde barındırdığı detaylarla da ziyaretçilerini büyüler. Saray, aynı zamanda Royal Family'nin önemli etkinliklerine ev sahipliği yapmasıyla bilinir, bu sayede kraliyet hayatını daha yakından tanıma şansı elde edebilirsiniz. Sarayın dışında yer alan ve çocuklar için ideal olan geniş parklar, aileler için mükemmel bir dinlenme ve oyun alanı sunar. Bu parklar, çocukların enerjilerini atabilecekleri, aile bireylerinin de doğal güzellikler içinde rahatlayıp keyifli vakit geçirebilecekleri yerlerdir. Kensington Palace'ı ziyaret etmek, hem yetişkinler için tarihi bir keşif, hem de çocuklar için eğlenceli bir gün demektir. Böylece Kensington Palace, hem kültürel hem de ailece yapılabilecek aktiviteler için ideal bir Londra durağıdır. Sarayın zengin tarihi ve çevresindeki parkların doğal güzellikleri, ziyaretçilere unutulmaz anlar yaşatacak ve Londra'nın bu özel köşesi, her yaş grubundan ziyaretçiyi memnun edecek bir deneyim sunacaktır.


2.Dizayn Müzesi


The Design Museum, Londra'nın en etkileyici modern tasarım merkezlerinden biri olarak bilinir ve tasarım tutkunları için kesinlikle ziyaret edilmesi gereken bir yerdir. Müze, ziyaretçilerine yenilikçi ve ilham verici bir deneyim sunarak, modern tasarım dünyasının eserlerini en iyi şekilde sergiler. Özellikle ana sergi salonuna ücretsiz erişim sağlanması, tasarımı herkes için daha erişilebilir kılar ve geniş kitleler tarafından ziyaret edilmesini sağlar. Müze içerisinde düzenlenen çeşitli sergiler, modern tasarımın farklı yönlerini ve bu alandaki son trendleri gözler önüne serer. Ziyaretçiler, bu sergiler aracılığıyla dünya genelindeki yenilikçi tasarımcıların çalışmalarını keşfedebilir, tasarım süreçleri hakkında bilgi edinebilir ve bu alandaki kariyerler için ilham alabilirler. The Design Museum, modern tasarımı her yönüyle keşfetmek isteyenler için ideal bir duraktır. Kendi alanında öncü çalışmaların sergilendiği bu müze, yaratıcılığa ve estetiğe duyduğunuz ilgiyi artırarak, Londra'daki kültürel deneyiminizi zenginleştirir. Tasarım dünyasına dair merakınızı gidermek için The Design Museum, Londra ziyaretinizde kesinlikle görülmesi gereken yerlerden biridir.


3.Victoria ve Albert Müzesi


Victoria and Albert Museum, Londra'nın en ünlü müzelerinden biri olarak kabul edilir ve dünya çapında sanat ve tasarım örneklerinin en geniş koleksiyonlarından birine ev sahipliği yapar. Müze, tarih boyunca birçok kültürden el işçiliği, moda, fotoğrafçılık ve heykel gibi çeşitli alanlardaki eserleri sergileyerek ziyaretçilerine benzersiz bir keşif imkanı sunar. Müzenin geniş sergi alanı, ziyaretçilere detaylı bir şekilde keşif yapma fırsatı tanır ancak müzenin tamamını gezmek yaklaşık 3 saat sürebilir. Bu nedenle, ziyaretiniz sırasında belirli sergilere odaklanmak isteyebilir veya hedeflediğiniz bölümleri önceden planlayarak vakit yönetimi yapabilirsiniz. Her bir serginin kendi içerisinde derinlemesine bilgiler ve ince işçilikleri barındırması, sanat ve tasarım meraklıları için kaçırılmayacak bir deneyim oluşturur. Victoria and Albert Museum, ayrıca sık sık özel sergiler ve sanatçı konuşmaları gibi etkinliklere de ev sahipliği yapar. Bu etkinlikler, sanata olan ilginizi daha da artırarak, çeşitli kültürler ve dönemler arası bir yolculuğa çıkarır. London ziyaretiniz sırasında, bu zengin ve çeşitliliği bol müzeyi ziyaret etmek, görsel ve kültürel bir ziyafet anlamına gelir. Her yaştan ve ilgi alanından ziyaretçi için muazzam bir keşif noktası olan Victoria and Albert Museum, sanatın ve insanlık tarihinin en değerli hazinelerini keşfetmek için sizi bekliyor.


4.Harrods


Harrods, Londra'nın en ünlü ve prestijli alışveriş merkezlerinden biri olup, yalnızca alışveriş yapmak için değil, aynı zamanda özgün mimari tasarımı ve atmosferi ile bir turistik cazibe merkezi olarak da değerlendirilir. Geceleyin, Harrods'ın büyüleyici ışıklandırması binanın zarif cephesini vurgulayarak göz kamaştırıcı bir görünüm sunar. Bu ışıklar altında Harrods, adeta bir film setini andırır ve fotoğrafçılar için harika kareler sunar. Harrods içerisindeki çeşitli dünya mutfaklarından lezzetler sunan restaurantlarda çayınızı yudumlayabilir, İngiliz kültürünün vazgeçilmezlerinden biri olan öğleden sonra çayı deneyimini yaşayabilirsiniz. Bu restoranlar, alışveriş molaları için harika bir dinlenme noktası sunarak, ziyaretçilere keyifli anlar yaşatır. Eğer Londra'da alışveriş yapmayı planlıyorsanız, Harrods mutlaka uğramanız gereken yerlerden biridir. Dünyanın dört bir yanından en iyi markaları, lüks ürünleri ve eşsiz hediyelik eşyaları burada bulabilirsiniz. Harrods, hem alışveriş için hem de unutulmaz bir Londra deneyimi yaşamak için ideal bir duraktır. Bu ikonik alışveriş merkezi, ziyaretçilere lüksün, tarihin ve modern alışverişin mükemmel bir karışımını sunar.


🚗 4.gün - 9 durak


1.Leadenhall Market


Leadenhall Market, Londra'nın finans merkezinin kalbinde yer alan tarihi bir pazar yeridir. 14. yüzyıldan kalma bu büyüleyici mekan, Victorian döneme ait zarif demir ve cam yapılarıyla ünlüdür ve birçok film ve televizyon dizisine ev sahipliği yapmıştır, özellikle "Harry Potter" serisindeki Diagon Alley sahneleri için çekim mekanı olarak kullanılmıştır. Pazar, bir dizi butik dükkan, moda mağazaları, lezzetli yiyecek tezgahları, bar ve restoranları barındırmaktadır ve hem yerel halkın hem de turistlerin uğrak yeridir. Alışveriş yaparken veya bir şeyler atıştırırken, Leadenhall Market'ın mimari güzelliklerini keşfetmek ayrı bir zevk sunar. Yapının detayları ve renkli vitray tavanları, görsel bir şölen oluşturur ve ziyaretçilere keyifli bir atmosfer sağlar. Ancak, Leadenhall Market genellikle erken saatlerde kapanır, bu yüzden bu benzersiz mekanı ziyaret etmeyi planlıyorsanız, günün erken saatlerinde gitmeniz önerilir. Sabah saatlerinde gitmek, hem kalabalıklardan kaçınmanıza yardımcı olur hem de dükkanların ve tezgahların açık olduğu bir zamanda ziyaret etme fırsatı sunar. Londra'nın bu tarihi ve ikonik pazar yerini keşfetmek, şehirde geçireceğiniz zamanın en özel anlarından biri olacaktır.


2.Monument to the Great Fire of London


Monument to the Great Fire of London, Londra'nın en önemli tarihi yapılarından biri olarak 1666 yılında meydana gelen Büyük Londra Yangını'nın anısına dikilmiştir. Sir Christopher Wren ve Dr. Robert Hooke tarafından tasarlanan bu anıt, yangının başladığı Pudding Lane'den sadece birkaç yüz metre uzaklıkta yer alır ve 62 metre yüksekliğindedir. Anıtın tasarımı, yangının yıkıcı etkilerini anlatmak ve şehrin yeniden doğuşunu sembolize etmek amacıyla özenle planlanmıştır. Ziyaretçiler, bu anıtı ziyaret ederek 300 basamaklı spiral merdiveni tırmanabilirler. Bu tırmanış, bazı ziyaretçiler için zorlayıcı olabilir, ancak zirveye varıldığında Londra'nın panoramik manzaralarıyla karşılaşmak buna değer. Bu manzara, şehir merkezinin muazzam görüntülerini sunar ve Thames Nehri'nin etkileyici bir bakış açısını ortaya koyar. Anıt, genellikle günün erken saatlerinde kapanır, bu yüzden bu tarihi yapıyı ve muhteşem manzaralarını deneyimlemek isteyen ziyaretçilere sabah erken saatlerde gitmeleri önerilir. Monument to the Great Fire of London, sadece tarihi bir anı olmakla kalmayıp, ziyaretçilere şehrin tarihini ve manzaralarını aynı anda sunan benzersiz bir deneyim fırsatı sağlar. Bu, Londra'da unutulmaz bir an yaşamak ve şehrin tarihine derinlemesine bir bakış atmak isteyen herkes için ideal bir duraktır.


3.St.Dunstan in the East Church Bahçesi


St. Dunstan in the East Church Garden, Londra'nın kalabalık ve yoğun temposundan kaçıp sakin bir mola vermek isteyenler için mükemmel bir yerdir. Bu tarihi kilisenin kalıntıları, II. Dünya Savaşı sırasında aldığı bomba zararları sonucu şehrin merkezinde huzur dolu bir bahçeye dönüştürülmüştür. Kendine has gotik mimarisi ve doğal güzellikleriyle çevrili bu sessiz sığınak, hem turistler hem de yerel halk için popüler bir dinlenme ve kaçış noktasıdır. Bahçe içinde yürüyüş yaparak veya oturarak, ziyaretçiler yoğun şehir yaşamının stresinden uzaklaşabilirler. St Dunstan'daki yeşillikler içinde, çiçekler ve sarmaşıklarla kaplı tarihi duvarlar arasında dolaşmak, adeta bir zaman makinesinde geriye yolculuk yapmak gibidir. Bahar ve yaz aylarında renk renk açan çiçeklerle daha da büyüleyici bir atmosfere bürünen bu bahçe, fotoğrafçılar ve doğa severler için de kaçırılmayacak bir güzellik sunar. St Dunstan in the East, Londra'nın merkezindeki bu sessiz köşeyi keşfetmek isteyen herkes için, dingin bir ortamda dinlenmek ve tarihi bir yapıyla iç içe olmak adına harika bir fırsattır. Şehrin hızlı temposundan bir an olsun uzaklaşıp, tarihi ve doğal güzellikler içinde huzurlu bir mola vermek için ideal bir duraktır. Bu özel bahçe, Londra'nın gizli kalmış huzur dolu bir cenneti olarak ziyaretçilerini bekler.


4.Londra Köprüsü


Londra Köprüsü, Londra'nın en ünlü ve tarihi köprülerinden biridir ve Thames Nehri üzerinde yer alır. Gündüz saatlerinde, bu köprüden geçenler nehrin ve çevresindeki şehir manzarasının keyfini çıkarabilirken, geceleyin ise köprünün aydınlatması ve çevredeki ışıkların yansıması ile büyüleyici bir atmosfer ortaya çıkar. Gece görünümü, özellikle fotoğrafçılar ve romantik bir gece yürüyüşü yapmak isteyenler için idealdir. Köprü, Londra'nın uzun tarihinde önemli bir role sahip olup, birçok kez yeniden inşa edilmiştir. Mevcut köprü modern tasarıma sahipken, köprünün tarihçesi ve önemi hakkında bilgi almak isteyen ziyaretçiler için çeşitli bilgilendirme tabelaları bulunmaktadır. Ayrıca köprü, Londra Kulesi gibi diğer önemli turistik noktalara da yakın konumda olduğu için, bu bölgeyi ziyaret edenler için elverişli bir başlangıç veya bitiş noktası olabilir. London Bridge'in geceleyin sunduğu görsel şölen, köprünün ikonik yapısını ve Londra'nın gece siluetini bir arada sunar. Işıkların suya yansıması, köprünün muhteşem aydınlatması ve şehir ışıkları, unutulmaz manzaralar yaratır. Bu yüzden, London Bridge'i ziyaret etmeyi planlıyorsanız, gündüz manzaralarının yanı sıra, kesinlikle geceleyin de bu görkemi deneyimlemelisiniz. Londra seyahatinizin en ikonik fotoğraflarını çekmek ve şehrin büyüleyici gece atmosferini hissetmek için harika bir fırsat sunar.




Tüm konumları detayları ile birlikte görüntülemek için ;


0 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page